Seyyid Lokmân Çelebi bin Hüseynî al-Asûrî al Urmevî tarafından kaleme alınan, Kıyafet-El İnsaniye Fi Şemail El-Osmaniye, Osmanlı sultanlarının özelliklerini anlatan ve ilk tarihi el yazma kitap olarak kabul edilen 1579 tarihli eserdir. I. Osman’dan III. Murat’a kadar on iki Osmanlı padişahının Nakkaş Osman tarafından yapılmış, portreleri yer almaktadır. 

1. Sultan Osman Gazi

Sultan Osman Gazi Minyatürü
Sultan Osman Gazi Minyatürü

‘’Kâmet-i mustakîmleri orta uzun boylu ve yassı bagrılu sîne-i bî-kînesi vâsi‘ ü gerdân-i nâzenîni refi‘ kolları hâlet-i kıyâmda dizinden aşırı ve üzengideki tavîl ü yaraşıklu savt-ı latîfi gird u küşâde sözi şîrîn hadden ziyâde kaşı siyâh u hatme ve libâs altunlu hatme siyâh elâ gözlü ve koc burunlu ve degirmi yaraşık seyrek sakallu ve bıyıkları bahâdırâne keşîde olup iri dişlü ve kaba âvâzlu aslan yenlü bir server-i ‘âlî-güher idi ki şekl-i dil-pezîri numûne-i eşkâl-i sahîhden tasvîr olınur’’

Orta uzun boylu ve yassı bağırlı, geniş göğüslü ve zarif boyunlu, ayakta iken kolları dizlerine ulaşır, güzel yüzü yuvarlak ve açık, konuşması çok güzel ve tatlı dilli, kaşları gereğinden fazla siyah ve çatık. Elbiseleri altınlı, koyu ela gözlü, koç burunlu, yuvarlak seyrek sakallı ve bıyıkları yiğitler gibi aşağı doğru çekik, iri dişli ve kaba sesli, aslan görünümlü bir kıymetli inci idi. Tok sesi aslanı andırırdı. Tüm özellikleri minyatürde çizilmiştir (İnanan,2018).

Sultan Osman Gazi Minyatürünün İncelenmesi 

Sultan Osman Gazi Minyatürü
Sultan Osman Gazi Minyatürü

Padişah bir Bursa Kemeri altında oturur vaziyette tasvir edilmiştir. Arkasında geometrik kompozisyondan oluşan mavi ve beyaz tonlarında çini yer alır. Çinideki geometrik kompozisyon görüldüğü kadarı ile birbirine geçmeli olarak oluşturulmuş sekizgenlerden oluşur. Türk- İslam sanatındaki bezemelerde görülen sonsuzluk, devamlılık ilkesi burada ki çinilerde de söz konusudur, kemerin bitiminde yahut çininin son bulduğu noktalarda görülen yarım kalmış motifler den bu sonsuzluk ilkesi anlaşılmaktadır.  

İki dizinin üzerinde oturur vaziyette, bir eli dizinin bir eli göğüs hizasında olarak tasvir edilmiştir. Kollardaki ve ellerdeki perspektif bozukluğu dikkat çeker. Eserde ‘ayakta iken kolları dizlerine ulaşır’ ifadesi verilmiştir. Bu ifadeden yola çıkarak, uzunluğu vermek istediğinden perspektif bozukluğuna yol açmış olabilir. Ellerde yine perspektif bozukluğu izlenir.

Kıyafetlerine bakıldığında mavi renk üzerinde altın kemer görülür. Bunun üzerinde ise yeşil- kahverengi tonlarında kaftan bulunur kaftanın üzeri yaldızlı, bitkisel işlemelere (sap ve kıvrım dallar) sahiptir. Yüzüne bakıldığında kaşları çatık, badem- koyu renkli gözlü, ince uzun burunlu (koç burun) ve seyrek sakallı olarak tasvir edildiği görülür. Bıyıklarının aşağı doğru uzun olması yiğitlik ifadesi olduğu belirtilmiştir.

2. Sultan Orhan Gazi

Sultan Orhan Gazi Minyatürü
Sultan Orhan Gazi Minyatürü

‘’Ol evân-ı sa‘âdet-iktirânda sinn-i şerîfleri kırk altı yaşından ziyâde olmagın mehâsin-i latîfinde ak eseri belürüp lâkin kuvvet u kudreti temâm kemâlinde idi ve çehre-i nurânîleri beyâza mâ’il olup kırmızî öztırak gird ü mehîb ve benâgûşunda bir dâne hâl-i dil-firîb olup ‘âlem ol cevher-i ferdün kemînebendesi ve şâhmend-i gulâm-ı efkendesi sayılurdı ve kaşları hilâl gibi çatma olup kassâm bahr-ı hûd keffe keffi ve mübârek kulakları dürr-i nasîhat sadefi olmagla koyun elâ gözlü ve koç burunlu ve tatlu sözlü sînesi yassı ve alnı açuk gerdân ü kâmet-i latîfleri bülend ve cism-i cesîmi kuvvetlü vü ercümend ve üzengiligi uzun gürbüz ve pençesi aslana benzer yaraşuk sakallu ve keşîde bahâdırâne bıyıklu gayûr u kahhâr sabûr u kîne-güzâr hüdâvendigâr-ı kâm-kâr ve şehriyâr-ı nâmdâr idi ki misli ‘ahdinde bulunmayup hulkî hılkî vü latîf tabî‘i olmagla cânını hadden efzûn ve bi’l-cümle matbû‘ mevzûn idi ki şekilleri tasvîr olınur.’’

Saltanatı zamanında kırk altı yaşından fazla değildi, sakallarında beyazlıklar belirmişti. Ancak kuvvet ve kudreti yerindeydi. Nurlu yüzleri beyaza dönük olup kırmızı renkli yuvarlak ve heybetliydi. Kulak memesinde bir tane güzel ben bulunurdu ki herkes tarafından çok beğenilirdi. Kaşları hilal gibi olup çatık idi ve okyanusları yaran avuçları vardı. Mübarek kulakları nasihat incilerinin sedefiydi. Koyu ela renkli koyun gözlü ve koç burunlu ve tatlı sözlü, yassı bağırlı ve alnı açık, boyu uzun, boynu yüksekçe, bedeni kuvvetli, zeki ve çok akıllı, aslan pençesi gibi ellere sahip, düzgün bir sakalı olup bıyıkları aşağı doğru çekik, güçlü, kuvvetli, düşmanına karşı hırçın, sabırlı. Zamanında eşi benzeri bulunmayan bir hükümdardı. İyi huylu ve ölçülü hareket ederdi. Tüm özellikleri minyatürde çizilmiştir (İnanan,2018).

Sultan Orhan Gazi Minyatürünün İncelenmesi

Sultan Orhan Gazi Minyatürü
Sultan Orhan Gazi Minyatürü

 

Padişah bir Bursa Kemeri altında bağdaş kurmuş, oturur vaziyette tasvir edilmiştir. Arkasında mavi- altın yaldız tonlarında bitkisel süslemenin tekrarlanmasıyla oluşan kompozisyonda çini yer alır. Burada da sonsuzluk, devamlılık ilkesine bağlı kalındığı görülür.

Bağdaş kurmuş vaziyette, iki eli de dizlerinin üzerinde tasvir edilmiştir. Bir elinde beyaz mendil tutmaktadır bu saltanatı, temizliği, saflığı sembolize etmektedir. 

Kıyafeti koyu lacivert tonunda, altın bitkisel motifli işlemelidir. Üzerinde kırmızımsı tonlarda kemer yer alır.  Kaftanı ise oldukça gösterişlidir. Kırmızı renginde olup üzerinde hatayi motifi benzeri çiçek ve dallardan oluşan bitkisel motifle işlenmiştir. Yüzüne baktığımızda, badem gözlü, çatık kaşlı, ince uzun burunlu, düzgün gür sakallı olarak tasvir edilmiştir. Boynu uzunca olup bir beni bulunur.

3. Sultan Murad

Sultan Murad Minyatürü
Sultan Murad Minyatürü

‘’şemâ’il-i latîfleri orta boylu ve degirmi sûretlü ve mübârek yüzi etlü ve kırmızı ak benüzlü ve şehlâ gözlü ve mülâyim ve latîf sözlü çatma kaşlu ve iri incü dişlü ve şâhînbakışlu ve koç burunlu ve mübârek sakalı seyrek ü gird ü mevzûn ve seblet-i bahâdırâne ve çenesi uzun ve gerdânı bülend ve sînesi bâsıt ve kolları kavî vü etavîl ve üzengiligi bî-misil ü bî-‘adîl barmakları etlü ve mehîb salâbetlu Sultân-ı ‘âlî-şân idi ki vardugı yeri teshîr ve ugradıgı düşmeni soyup destgîr itmeyince karâr u ârâm eylemezdi ve her ne cânibe teveccüh erzânî buyursa zabtı varmasına mevkûf olup ‘inân-ı ‘azîmetlerini ma‘tûf buyurdıgı gibi ebvâb-ı murâdât-ı ‘inâyet-i ilâhî birle mübârek yüzüne meftûh u mekşûf olup ve küffâr-ı hâksâr tîg-ı âbdâr hâssa gîne güzâr ve gürz-i Elbrüz-şükûh-ı âteş-bârından târumâr olup vâdî-i edbâr u dârü’l-bevvâra kaçup giderlerdi ve dîde-i cihân-bînleri etrâfında şecâ‘ati dâl humret eserleri olmagla bi-‘inâyetillâhi te‘âlâ ‘aduvv üzerine galib-i mutlak olup şekl-i dil-küşâları budur ki tasvîr olınur.’’

Orta boylu ve yuvarlak suratlı ve mübarek yüzü etli ve kırmızı beyaz benizli ve şehla gözlü, mülayim ve tatlı dilli, çatık kaşlı, inci gibi iri dişli, şahin bakışlı ve koç burunlu, mübarek sakalı seyrek ve yuvarlak ve düzgün, aşağı doğru çekik bıyıklı, uzun çeneli, uzun boyunlu, geniş göğüslü, güçlü ve uzun kollu, parmakları etli, heybetli ve sağlam bir yüce sultandı. Kararlılığı sayesinde, üzerinde yürüdüğü yerleri itaat altına almadan ve düşmanı darmadağın yapmadan geri dönüp sarayına çekilmezdi. Her ne tarafa yönelse orasını Allah’ın yardımıyla ele geçirir ve istediğini elde ederdi. Düşmanlarını yere sererek kılıçtan geçirir, ateş topunu andıran gürzüyle ortalığı birbirine katıp düşmanlarını perişan bir şekilde etrafa dağıtıp yok ederdi. Gözleri bir kartalın gözleri gibi cesaret kıvılcımları saçardı. Allah’ın yardımıyla düşmanlarına her zaman galip gelirdi. Gönül alıcı görünüşleri buradaki gibidir. Tüm özellikleri minyatürde çizilmiştir (İnanan,2018).

Sultan Murad Minyatürünün İncelenmesi

Sultan Murad Minyatürü
Sultan Murad Minyatürü

Sultan bir Bursa kemeri altında bağdaş kurmuş oturur pozisyonda tasvir edilmiştir. Arkasında yer alan çini duvar, açık mavi tonlarında geometrik kompozisyondan oluşmuştur.  Geometrik kompozisyon çarkıfelek benzeri dört kollu yıldızın tekrarlanmasıyla oluşmuştur. Elleri dizleri üzerinde bir elinde saltanatın da sembolü olan kırmızı tonlarında mendili tutmaktadır. Mavi renkli kıyafeti üzerinde altın kemer yer alır. Bundan daha koyu tonda mavi renkli kaftanda bitkisel motiflerle bezeli kaftanı vardır. Yuvarlak çehreli, badem gözlü, çekik bıyıklı, seyrek sakallı olarak tasvir edilmiştir.  Eserde belirtilen dolgun parmaklı olduğu minyatürde de görülmektedir.

4. Sultan Yıldırım Bayezid

Sultan Yıldırım Beyazid Minyatürü
Sultan Yıldırım Beyazid Minyatürü

‘’Büşre-i mübeşşerelerinde salâbet ü mehâbet gâlib olmagla sûret-i latîfleri kırmuzıya mâ’il ziyâde ak beyâz u gird olup kaşları çatma sarımtırak siyâh u çeşm-i nilgûnî cânib-i kînehâha kayın kayın bakmagın düşmen-i kec-reftâre hışımla göz ucun togrultsa bî-gûle-i fenâda işin râst temâm iderdi ve gerdânı dırâz aslan yenlü koç burunlu kavî heykellu sultân-ı ‘âlî-şân-ı serefrâz idi ki sadâ-yı tîginden rad‘ u berk-ı hırâs u gerîz idüp yüksek taglar üzre katre bulutlara girüp gizlenürdi ve mehâsini altun gibi saru ve seblet-i bahâdırâne burma vü yaraşıklu çenesi gird ü mevzûn sâ‘idleriyle üzengiligi yakışuklu ve uzun kâmeti serv-i ra‘nâ vü girîz tuvânâ idi ki şekl-i hümâyûn nakş ve tasvîr olınur.’’

Heybetli ve sağlam bir yapısı vardı. Güzel yüzlerinin kırmızıya meyli fazla, beyaz ve yuvarlak olup kaşları çatma sarımtırak siyah ve gözü kinli bakışlı ki düşmanına hışımla gözünü dikse canını alırdı. Boynu uzun, aslan görünümlü, koç burunlu ve kuvvetli bir bedeni vardı. Öyle kuvvetliydi ki kılıcının şimşek gibi çakması ve gök gibi gürlemesi yüzünden bulutlar korkudan birbirlerine girer, yüksek dağların arkasına saklanırdı. Sakalları altın gibi sarı, burma bıyıkları aşağı doğru çekikti, çenesi yuvarlak ve düzgündü. Endamı yakışıklı ve uzun boyu nazlı bir servi gibi uzundu. Padişahlığa yakışır görüntüsü buradaki gibidir. Tüm özellikleri minyatüründe çizilmiştir (İnanan,2018).

Sultan Yıldırım Beyazid Minyatürünün İncelenmesi

Sultan Yıldırım Beyazid Minyatürü
Sultan Yıldırım Beyazid Minyatürü

Sultan bir Bursa kemeri altında iki dizinin üzerinde yan oturur vaziyette tasvir edilmiştir. Arkasındaki açık mavi çini duvar bitkisel motifin tekrarlanmasıyla oluşmuş bir kompozisyona sahiptir. İki dizinin üzerinde oturmuş bir elinde saltanatın, temizliğin ve saflığın sembolü olan mendili tutmaktadır. Diğer elinde ise bir çiçek kokladığı görülür. Muhtemelen bu çiçek karanfildir ve Hz. Peygamberi simgelemektedir. Daha çok tasvirlerde peygamberi simgeleyen çiçek olarak gül tercih edildiği bilinir. Mavi rengindeki kıyafeti üzerinde altın işlemeler vardır. Bunun üzerinde yine altın kemer yer alır. Kemerine sıkıştırılmış gibi gözüken kaftanı altında yer alan beyaz çiçek (Zambak olabilir) dikkat çeker. Kaftanı gösterişli, turuncu tonlarında altın yaldızlı bitkisel süslemeler sahiptir.

Tüm heybeti oturur vaziyette olsa bile hissedilir. Uzun boyunlu, yuvarlak çehreli, badem siyah koyu renkli gözlü, eserde koç burunlu olarak ifade edilen uzun burunlu, sarımtırak renkte kaşları çatık, sarımtırak sakallı (altın gibi), aşağı çekik bıyıklı olarak tasvir edilmiştir.

5. Sultan I. Mehmed Çelebi

Sultan I. Mehmed Çelebi Minyatürü
Sultan I. Mehmed Çelebi Minyatürü

‘’El-kıssa ol Sultân-ı ‘âlî-şânun yüzi gird ü gülberk gibi surh u sefîd olup ince uzun boylu çatma kara kaşlu ve siyâh elâ gözlü yagreni yassı vü kavî ve koç burunlu gerdânı uzun ve bütün hatt-ı nilüferîsi sebze-i nevreste ve seblet-i bahâdırânesi keşîde vü beste ve sînesi bî-kîne ve eli küşâde ve çenesi gird ü matbû‘ çün sîb-i mu‘allak-ı sitâre ve elleri tûlânî vü kuvvetlu ve uzunlugu nerîmân nesli gibi mübârizâne hareketlu şâhîn bakışlu ve aslan yüreklü gazûb ü sabûr u mehîb ü gayûr-ı hüdâvendigârı sâhib-vakâr idi ki şekli teberrüki tasvîr olınur.”

Bu yüce sultanın yüzü yuvarlak ve gül yaprağı gibi kırmızı ve beyaz olup ince uzun boylu çatma kara kaşlı ve koyu ela gözlü, yassı bağırlı ve güçlü, koç burunlu, boynu uzun ve nilüfere benzeyen ayva tüyleri yeni bitmiş yeşillik gibiydi. Aşağı çekik burma bıyıklı, gönlünde kin tutmayan, büyük elli, göğe asılmış yıldız elması gibi yuvarlak ve güzel çeneli, elleri uzun ve kuvvetli, endamı pehlivanların nesli gibi savaşçı, şahin bakışlı, aslan görünümlü, öfkeli ve sabırlı ve heybetli ve vakarlı idi. Tüm özellikleri minyatürde çizilmiştir (İnanan,2018).

Sultan I. Mehmed Çelebi Minyatürünün İncelenmesi

Sultan I. Mehmed Çelebi Minyatürü
Sultan I. Mehmed Çelebi Minyatürü

Sultan yine bir Bursa kemeri altında, iki dizinin üzerinde, yan oturur vaziyette tasvir edilmiştir. Arkasında bulunan çini duvar daha önceki dört sultanın tasvirinden farklı olarak, bir manzara işlenmiştir. Sultanın sağında ve solunda yer alan iki ağaç sultanın başının üzerinde birleşmiştir. Bir eli kaftanın cebinde diğer eliyle de gül koklar şekilde tasvir edilmiştir. Gül daha öncede belirtildiği üzere Hz. Peygamberimizi simgelemektedir ve dolayısıyla İslamiyet’i çağrıştırmaktadır.

Turkuaz tonlarındaki kıyafeti altın yaldızlı işlemeli yine altın kemeri bulunur. Kaftanı koyu lacivert tonlarında olup yakasında ve etek uçlarında görülen beyaz astarlıdır. Astarda Pelengi (şahi benek) benzeri üç benekten oluşan motif yer alır. Koyu lacivert kaftan ise altın yaldızlı bitkisel işlemelidir. Yuvarlak Çehreli, seyrek sakallı, aşağı çekik bıyıklı, badem gözlü, çatık kaşlı, koç burunlu olarak tasvir edilmiştir.

6. Sultan II. Murad

Sultan II. Murad Minyatürü
Sultan II. Murad Minyatürü

“Celse-i ‘ulâda sinn-i şerîfleri on sekiz yaşında olmagla beşere-i nûrânîleriSeyyid Lokmân Çelebi bin Hüseynî al-Asûrî al Urmevî tarafından kaleme alınan, Kıyafet-El İnsaniye Fi Şemail El-Osmaniye, Osmanlı sultanlarının özelliklerini anlatan ve ilk tarihi el yazma kitap olarak kabul edilen 1579 tarihli eserdir. I. Osman’dan III. Murat’a kadar on iki Osmanlı padişahının Nakkaş Osman tarafından yapılmış, portreleri yer almaktadır. 

7. Fatih Sultan Mehmed

Fatih Sultan Mehmed Minyatürü
Fatih Sultan Mehmed Minyatürü

“Aslan sûretlu degirmi yüzlü uzun boylu mücessem mülahham letâfet ü melâhat üzre hulkı pâk u ziyâde sâhib-i ‘akl u idrâk u gayûr ve bî-bâk oldugından mehâbet ile düşmene baksa tâb-ı nazar getürmeyüp bakışından mahvolurdı ve kaşları siyâh çatma vü keşîde-nakş ve çeşm-i cihân-bînleri nûr-ı çeşm-i cihân ve ‘uyûn-ı ‘ayâna merdüm-dîde gibi ziyâ-bahş olup koç burunlu ve sarımtrak kırmuzı ak benüzlü çenesi gird ü mevzûn ve hatt-ı nevresteleri altun teli gibi beste ve seblet-i bahâdırânesi gonca üzre reyhân-ter ve lebleri beste ve yagreni yassı gerdânı dirâz ve bâzûları kavî ve rezm-sâz ve üzengiligi nerîmânî serefrâz idi ki tasvîr olınur.”

Aslan gibi güçlüydü ve nurlu bir çehresi vardı. Yüzünde tebessüm eksik olmazdı. Boyu uzun, vücudu etine dolgundu. Çok akıllı ve ileri görüşlü bir insandı. Cesur ve korkusuz olduğu için düşmanına bir bakacak olsa düşman buna tahammül edemeyip mahvolur onun bakışlarına dayanamazdı. Siyah çatık kaşları çekikti. Bakarken gözlerinde şimşekler çakardı. Burnu koç burnu gibi benzi pembeydi, yuvarlak ve güzel bir çenesi vardı, ayva tüyleri altın gibi parlaktı, aşağı doğru çekik bıyıkları misk kokulu reyhana benzerdi. Dudakları kapılı, bağrı yassı, boynu uzundu, çok güçlü kollara sahipti ve yakışıklıydı. Tüm özellikleri minyatürde çizilmiştir (İnanan,2018).

Fatih Sultan Mehmed Minyatürünün İncelenmesi

Fatih Sultan Mehmed Minyatürü
Fatih Sultan Mehmed Minyatürü

Fatih Sultan Mehmet, Bursa kemeri altında geometrik kompozisyonlu çini duvarın önünde tasvir edilmiştir. İki dizinin üzerinde, bize göre yan oturur biçimdedir. Oturduğu yer ve arkasındaki muhtemelen minder de oldukça gösterişli, saz yolu benzeri nebati yaprak benzeri süslemelere sahiptir.

Bir eli dizinin üzerinde mendil tutar, diğer elinde gül koklar şekilde elinde Hz. Peygamberi simgeleyen gülü tutmaktadır. Açık mavi kıyafeti çiçek bezemelerine sahip düğmeleri ve kemeri altındır. Üzerinde yer alan kırmızımsı kaftan oldukça gösterişlidir. Karmaşık altın yaldızlı bitkisel işlemelere sahiptir. 

Yuvarlak çehresi, pembemsi tenli, koç burunlu, çatık kaşlı, badem gözlü, seyrek sakallı ve aşağı doğru çekik bıyıklı olarak tasvir edilmiştir.

8. Sultan II. Bayezid

Sultan II. Bayezid Minyatürü
Sultan II. Bayezid Minyatürü

“Hilye-i hulkiyyeleri uzun boylu ve keşîde vü küşâde sûretlu ve elâ gözlü ve çatma siyâh kaşlu ve bugday tenlu ve aslan burunlu seblet-i bahâdırâne ve lıhyesi sünnet-i seniyye üzere mülûkâne boynı uzun ve harekâtı mevzûn sînesi vâsi‘ ü kadri refî‘ dest ü bâzûsı kavî vü tûlânî üzengiligi dahi ecdâdı ‘izâmı gibi nerîmânî olmagla cemî‘ endâmı makbûl idi ki tasvîr olınur.”

Kendileri uzun boylu, çekik ve geniş yüzlü, ela gözlü, siyah çatma kaşlı, buğday tenli, aslan burunlu, aşağı doğru çekik bıyıklı, sakalı sünnete göre kesilmiş, padişahlara özgü boynu uzun ve hareketi düzgün, geniş göğüslü, elleri ve kolları kuvvetli, boyu posu dedeleri gibi yerli yerinde bir insandı. Tüm özellikleri minyatürde çizilmiştir (İnanan,2018).

Sultan II. Bayezid Minyatürünün İncelenmesi

Sultan II. Bayezid Minyatürü
Sultan II. Bayezid Minyatürü

Sultan bir Bursa kemeri altında bir dizi yukarıda olarak oturur vaziyette tasvir edilmiştir. Arkasındaki çini duvarda Sultan I. Mehmet Çelebi’nin minyatürüne benzer bir manzara yer alır. Bir eli yukarıdaki diziyle desteklenmiş vaziyette diğer eli ise dizinin üzerinde ve kırmızı tonlarında mendili tutmaktadır. Altın sarısı kıyafeti üzerinde deseni pek seçilemeyen işlemelidir ve üzerinde beyaz kemeri yer alır. Kaftanı koyu yeşil haki tonlarında olup, siyah asarlıdır. Kaftanı üzerinde dairesel dallardan oluşan bitkisel kompozisyonlu işleme vardır. 

İnce uzun çehreli, çekik gözlü, ince uzun burunlu (koç burun), seyrek sakallı ve aşağı çekik bıyıklı olarak tasvir edilmiştir.

9. Yavuz Sultan Selim

Yavuz Sultan Selim Minyatürü
Yavuz Sultan Selim Minyatürü

“Hilye-i hulkiyyeleri kemâl-i letâfet üzre orta uzun boylu mülahham ü mücessem zarîf ü melîh tab‘ı selîm ve hüsnî müstakîm sûreti gird ü küşâde ve sîreti makbûl u hadden ziyâde çeşm ü ebrûsı çatma siyâh ve ruhsârı reşk-i mihr ü mâh koç burunlu ve sürâhi gerdânlu seblet-i bahâdırâne hâl-i lıhye ve kişver-küşây u ‘ıyâş bahr-ı heybet ve selâbet menba‘ı ve gevher-i sa‘âdet ü şecâ‘at ma‘deni oldugıçün kahramânlarun vücûd-ı nâ-pâkin tîg-i kahr ile kahr ve ezderlerün dimâgın peykân elmâsiyle pür-zehr idüp düşmene göz açdırmazdı ve yagreni yassı ve kolları kavî vü tulânî ve üzengiligi nerîmânî hüdâvendigâr-ı kahhâr u gayûr ve şehriyâr-ı nâmdâr sâhib-i zuhûr idi ki şekl-i dil-pezîri tasvîr olınur.”

Güzel yaratılışlı bir insan olup orta uzun boylu, etine dolgun, iri; ancak zarif ve güzel karakterli, sağlıklı ve istikamet üzere zekâya sahipti. Yüzü yuvarlak ve geniş, karakteri kabul edilemeyek kadar iyiydi. Siyah gözlü, çatma kara kaşlı, ayı kıskandıracak kadar güzel yüzlü, koç burunlu, sürahi boyunlu. Bıyıkları aşağı doğru çekik, yılan gibi kıvrılmış. Ülkeleri fetheden heybeti, kuvvetin kaynağı ve saadet cevheri ve yiğitlik madeni olduğu için kahramanlığı ile kahır kılıcını çekip düşmanın vücudunu perişan etmiş, zekâsının elmasıyla hepsini zehirleyerek düşmana göz açtırmamıştı. Göğsü yassı ve kolları güçlü ve uzun, boyu posu savaşçılar gibiydi. Allah’ın kahhar isminin tecellisi idi. Sultanın namlı, gönül alıcı güzelliği buradaki gibidir. Tüm özellikleri minyatüründe çizilmiştir (İnanan,2018).

Yavuz Sultan Selim Minyatürünün İncelenmesi 

Yavuz Sultan Selim Minyatürü
Yavuz Sultan Selim Minyatürü

Sultan Selim yine bir Bursa kemeri altında bağdaş kurmuş oturur vaziyettedir. Arkasında yer alan çini duvar, çiçeği andıran altıgen yıldız formundaki geometrik motifin tekrarlanmasıyla oluşturulmuştur. Burada da sonsuzluk ilkesine bağlı kalındığı izlenmektedir. Dizinin üzerindeki elinde, altın işlemeli mavi bir mendil tutmaktadır. Diğer eli ise göğüs hizasında gömleğinin düğmeleri üzerindedir. Kıyafetleri oldukça gösterişlidir beyaz üzerine işlenen altın sarısı işlemelere sahiptir bu işlemeler seçile bildiği kadarıyla bulutu andırmaktadır. Üzerinde de açık mavi kemeri yer alır. 

Omuzlarının üzerine attığı kaftanı oldukça iştihamladır. Kan kırmızısı rengindeki kaftan altın işlemelidir. Kaftanın etek uçlarında yakasında ve ön şeritti daha koyu kahverengi renginde olup ine bitkisel motiflerle işlenmiştir. Astarı turkuaz renginde olup daha iri çiçek motifi ile bezenmiştir. 

10. Kanuni Sultan Süleyman

Kanunu Sultan Süleyman Minyatürü
Kanunu Sultan Süleyman Minyatürü

“Hilye-i celiyye ve beşere-i mübeşşereleri hemvâre kemâl-i lütf ü lütf-i kemâl ile âreste ve makâl-i ferah u ferah-ı makâl birle pîrâste olmagla şekl-i nûrânîlerin müşâhede idenler matla‘-ı âftâbı mükerrer sanup pertev-i mihre ihtiyâcları kalmazdı ve çehre-i küşâdeleri gird ü latîf çatma kaşlu koyun elâ gözlü melîh ü zarîf koç burunlu ve aslan heybetlu iri sözlü âvâzlu mebde-i saltanatlarında mehâsin-i şerîfleri bisât-ı Süleymânîde leşker-i mûr ve seblet-i bahâdırâneleri sünbül-i nev-resîdeleri çeşme-i nûr kâmet-i hırâmânilerün bende-i âzâdı serv-i sehî ve surâhî gerdânınun üftâdesi sâkı gülçehre-i bezm-i şehî tûl-ı kaddına göre cümle endâmı yaraşık ne semiz ü ne ac arık ve’l-hâsıl sahâbe heybetlü kahramân kudretlü Oguz ugurlu sâhib-kırân-ı ‘azîmüşşân ve hüdâvendigâr-ı memâlik-sinân idi ki kendi vardıgı ve leşker gönderdigi ekâlîme bir ferd mükâbere vü muhâsama idemeyüp teslîm-i inkıyâd ile necât bulurlardı ve sîne-i bî-kînesi refî‘ ve bâzû-yı kudretleri tûlânî ve üzengiligi kavî-i nerîmânî kagan-ı âdil-i bî-‘adl kâmrân ve hâkân-ı bî-misl kâmil-i ‘âlî-şândı ki şekl-i dil-pezîri tasvîr olınur.”

Daima güzellik ile süslü, konuşması huzur verici olmakla nurani şekillerini görenler güneşin döndüğü ufuk çizgisi sanıp güneşe ihtiyaçları kalmazdı. Güzel yüzleri yuvarlak ve latifti. Çatma kaşlı, koyun gibi koyu ela gözlü, güzel ve zarif koç burunlu ve aslan gibi heybetli, tok seslidir. Saltanatları zamanında şerefli güzellikleri Hz. Süleyman’ın sahip olduğu özelliklerle boy ölçüşebilecek seviyedeydi. Bıyıkları ince ve aşağı doğru çekikti, yeni açmış sümbüle benzeyen gözleri nurlu, boyunun uzunluğu servileri kendine köle ederdi. Boynu sürahi kadar zarif, gül çehrelidir. Boyunun uzunluğu diğer bütün endamına yakışır şekildeydi. Ne şişman ne zayıf sözün özü sahabe gibi heybetli ve kahraman gibi kudretliydi. Allah’ın izniyle ülkeleri fethetmiş idi ki gittiği veya asker gönderdiği ülkeler karşı koymayıp kendi rızasıyla teslim olurdu. İçinde kin bulunmayan sinesi geniş, göğsü yassı, eli ve kolları uzun, boyu savaşçılar gibiydi. Adaleti eşsiz benzersizdi ki gönül alıcı görünüşleri buradaki gibidir. Tüm özellikleri minyatürde çizilmiştir (İnanan,2018).

Kanunu Sultan Süleyman Minyatürünün İncelenmesi

Kanunu Sultan Süleyman Minyatürü
Kanunu Sultan Süleyman Minyatürü

Sultanın arkasında yer olan çini duvar oldukça özenlidir. Bir kökten çıkan iki çiçek veren bitki sultanın iki yanında olup yaprakları, dalları başının üzerinde birleşir. Bir dizi yukarıda olarak oturur vaziyettedir. Yukarıda ki dizi ile desteklediği elinde mor tonlarında işlemeli bir mendil tutarken diğer eli yerdeki dizinin üzerindedir. Açık mavi tonlarında ki kıyafeti üzerinde seçilebildiği kadarıyla bulut motifi benzeri işlemelidir. Üzerinde yer alan kaftanın kolları olmayıp yelek tarzındadır. Kırmızı tonlarında olup hatayi motifi ile altın işlemelidir. 

Çehresi ince uzun, düzgün sakallı, yiğitler gibi aşağı çekik bıyıklı, Alan burunlu, yay gibi kaşlı ve badem gözlü olarak tasvir edilmiştir.

11. Sultan II. Selim

Sultan II. Selim Minyatürü
Sultan II. Selim Minyatürü

“Hilye-i hulkiyyeleri mutevassitü’l-ikâme vecîhü’l-câme sûret-i şâhânesi şîrâne ve sîret-i mülûkânesi dervîşâne reng-i rûyı ak üzre kırmızı füzûn ve kaşı râst çatma vü mevzûn ve çeşm-i cihân-bîni ki nûrı dîde-i cihân idi ‘Âlî-vâr mükehhal u nîlgûn enf-i hucestesi gonca-i zanbak gülşen-i saltanat ve dehân-ı nokta-ı bi-behcet lebleri beste-handân-ı bâg-ı hilâfet ve dişleri dürri ‘azamet-i lıhye-i müteberrikesi altun telli vü kadîfe çiçegi gibi mülâyim ü beste ve seblet-i bahâdırâne vü keşîdesi ‘ayn’ülhayât-ı devletde sünbül-i nevreste ve gerdân-ı ercümendi kavî vü bülend ve kelimâtı dil-pesendi latîf ve ercümend sînesi sâfî ve zât-ı selîmi her husûsda cihân sarrâfı yegreni yassı vü muhkem ve bâzûları nâzik ü mustahkem üzengiligi yaraşıklu cemî‘ evzâ ve etvârı yakışıklu sâhib-kırân-ı ‘âlî-şân idi ki şekl-i dil-pesendi tasvîr olınur.”

Orta boylu, güzel yaratılışlı bir insan olup kibir ve gururdan uzak mütevazı bir hayat sürerdi. Yüzünün rengi çok kırmızı ve kaşı düz çatma, yakışıklı, hakikati gören gözleri ki dünyanın gözünün nuruydu. Gözleri, Hz. Ali gibi sürmeli ve koyu mavi renkteydi. Burnu zambak çiçeği goncası, ağzı bir nokta kadar küçük ki oradan boş söz çıkmazdı. Dudaklarından tebessüm hiç eksik olmazdı. Dişleri inci, sakalları altın teli gibi sarı renkli; ancak kadife çiçeği gibi yumuşaktı. Bıyıkları aşağı doğru çekikliği ile yeni açmış sümbüle benzerdi. Boynu uzun ve sağlamdı. Konuşması gönül alıcı güzellikte, gönlü temiz ve sağlam karakterli her konuda cihanın sarrafıydı. Göğsü yassı ve sağlam, kolları nazik ve sağlamdı. Endamı yakışıklı ve bütün azaları ve tavrı ile uyumluydu. Gönül alıcı güzelliği buradaki gibidir. Tüm özellikleri minyatüründe çizilmiştir (İnanan,2018).

Sultan II. Selim Minyatürünün İncelenmesi 

Sultan II. Selim Minyatürü
Sultan II. Selim Minyatürü

Sultan arkasında yer alan çini duvar, hasır örgüyü andıran karelerin tekrarı ile oluşturulmuş geometrik kompozisyona sahiptir. Bağdaş kurmuş vaziyette bir eli dizinin üzerinde açık mavi tonlarında bir mendil tutmaktadır. Diğer eli ise kaftanını tutar şekilde göğüs hizasındadır. İri yapılı bir vücuda sahip olduğu izlenir Kaftanı koyu yeşil, haki tonlarında olup, seçilemeyen bitkisel motiflerle bezenmiştir.  

Çehresi yuvarlak, ay yüzlü olarak ifade edilebilecek şekilde, seyrek sakallı, aşağı doğru çekik bıyıklı badem gözlü, yay kaşlı olarak tasvir edilmiştir.

 

12. Sultan III. Murad

Sultan III. Murad Minyatürü
Sultan III. Murad Minyatürü

“Hilye-i celîyyeleri nûr-ı mutahhar rûşen-i berrâk ve beşere-i mübeşşereleri gülberg-i terden kırmuzı ve ak ruhsâr-ı rahşân gûne-i şâhâneleri bedr-i münîrden dırahşân cebîn-i saltanat-âyînleri matla‘ı sipihr-i sa‘âdet ve hâl-i ceyyid-i bî-misâlleri fırakdân-ı evc-i ‘azamet çehre-i müteberrikleri gird ü mevzûn ve çeşm u ebrû-yı dil-firîbleri mazhar-ı âyeti ve fi’l-hidâyeti ve’l-kalemi ve mâyesteûne enfi müşkîn meşâm müstevi’l-halkaları gonce-i zanbak gibi gülşen-i letâfetin zîb ü zîneti ve dehân-ı şükrfeşân-ı bestesânları nahl-ı devletin ratb-ı ma‘rifet-âmiz-i pür lezzeti sohen ‘anberîni şehriyâr-ı ‘irfân-âsârları mücidd ve tavr-ı enveri ‘attâr ve kelimât hakâ’ik-simât-ı ‘adâlet-gâyâtları kuvvet ü kuvvet-i cân ve cenân-ı mütemmekkinân dâr u diyâr-ı sîb gabgab-ı ‘anberîn tayb-i tayyibleri nükhetefzâ-yı ‘anber-i eşheb ü semân mehr-i çarh-ı müşkîn nukt-ı gâliye-bûyları muallak fedây-ı râh-ı hüdâvend sîb-i gabgab-ı reyhân-ı gül-‘izâr-ı şeyhriyârî ve seblet-i bahâdırâne-i dil-cûyları benefşe-i cûy-ı cihân-medârî ve’l-hâsıl ince orta uzun boylu kâmet-i mevzûnları reşk-i serv-i ra‘nâ ve ‘azîmü’l-kadr refî‘ü’l-vücûd gürbüz tuvânâ erenler eri ve cihân serveridir ki nehîbetden deryâlar kuruyup ve taglar eriyüp bulâd-ı mûm u bâd-ı semûm-ı mesmûm olup cân-ı ‘aduvva eser ve diyârı hasm-ı bed-râya güzer kılmagla tîh-i bilâda târumâr fenâ-i fenâda makhûr u hâksâr olmışludur ve pençe-i şîr-i cenk-i kadr-i kudretleri nezâketle kalb-i esedde pençe-i âfitâbı pest idüp tasvîr olınur.”

Nurlu görünüşleri nurdan parlak, saflığı görünmekte ve müjdelenmiş özellikleri taze gül yaprağından daha kırmızı, halifeliğin çehresi kadar beyaz görünüşleri güneşten daha parlaktır. Sultanlık edası dolunaydan parlak, saltanatı zamanında yaptığı uygulamaları saadet yıldızının doğuşu gibidir. Bereketli çehreleri yuvarlak ve güzeldir. Göz ve gönül alıcı kaşları “Kalemle satır satır yazılır!” ayetinin ispatı gibidir. Misk kokulu burnu ölçülü halkalarla zambak goncası gibi latif gül bahçelerinin süsüdür. Şükür saçan ağızları marifet ilmine dair sözlerden başka bir şey söylemez; ancak cennete layık olacak söz ve kelamları hayır konuşmak için kullanırdı. Elmaya benzer çenesi anber kokuluydu. Allah’a daima şükür eden etrafına nur saçan kelamlar konuşurdu. Aşağı doğru çekik, gönül alıcı ve kendisine yakışır vaziyetteydi. Sözün kısası ince, orta, uzun boylu, ölçülü boyları servileri kıskandıracak kadar güzeldi. Gürbüz vücutları uzun yiğit görünümlüdür ki dehşetinden denizler kuruyup dağlar eriyip çelik muma dönerdi. Sam yeli gibi tatlı esintisi düşmanın canına ve ülkesine doğru estiğinde ülkelerini çöle çevirip perişan ederdi. Savaşta aslanpençesi gibi düşmanını perişan eder, pençesiyle güneşi aşağı indirirdi. Tüm özellikleri minyatüründe çizilmiştir  (İnanan,2018).

Sultan III. Murad Minyatürü
Sultan III. Murad Minyatürü

Sultan III. Murad Minyatürünün İncelenmesi 

Sultan III. Murad’ın minyatürü eserde yer alan diğer on bir sultandan en gösterişli olanları arasındadır. Arkasında yer alan çini duvar da başının iki yanında ağaç bulunur ağacın dalları başının üzerinde birleşir.  Bize hafif yan dönmüş, bağdaş kurmuş oturur vaziyettedir. Dizinin üzerindeki elinde bir kitap görülür. Bu kitap muhtemelen Kuran-ı Kerim olmalıdır. Göğüs hizasında olan elinde ise bir gül tutmaktadır. Daha önce de belirtildiği üzere gül Hz. Peygamberimizi ve dolayısıyla İslamiyet’i ifade etmektedir. Kıyafeti altın sarısı renginde olup işlemelidir. Üzerinde yer alan kaftan açık renkte olup seçilemeyen bitkisel motiflerle işlenmiştir. Kaftanın astarı Koyu kahve tonlarındadır. 

İnce uzun çehresi, kalem kaşlı, badem gözlü, seyrek sakallı, bıyıklı, uzun burunlu olarak tasvir edilmiştir.

 Yazma hakkında daha fazlası için; Kıyafet-El İnsaniye Fi Şemail El-Osmaniye Yazması makalesine bakabilirsin.

İnanan, Özge (1018). Kıyafet-El İnsaniye Fi Şemail El-Osmaniye’den Hareketle Osmanlı Padişahlarının Gerçek Portresi. Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi, 4 (Tebdiz Özel Sayısı), 201-212.

Konak,Ruhi (2013). Osmanlı Minyatür Sanatında Padişah Portreciliğinin İlk Örnekleri ve Geleneğe Katkıları. International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic,8/5. 435-439.

Kuzucular, Şahamettin (2014). Nakkaş Osman ve Minyatür Eserleri.